Bol renkli günlere …

Standard
Hislerinle yargılıyorsan bir kişi (nesne veya düşünceyi) ,önce inandığın mutlak doğruların tam tersini düşünmelisin …



Yargıladığın insan gerçekleriyle karşına çıktığında , umursamamış olsan bile beyin bunu kaydeder yorumlar kalbe yollar ve haksızlık etme duygusundan dolayı benliğini büyük sarsıntıya uğratırsın…
Ünlü düşünürlerinde söyledikleri gibi insanın kendini en tarafsız şekilde muhakeme ettiği yer kendi vicdanıdır ve vicdanın verdiği en ufak cevap bile insanı yıkmaya yeterlidir…bir kişiyi en çok etkileyen şey ( mutlu eden , üzen , gurur  veren , sarsan şey)  şüphesiz ki kişinin kendine yaptığı eylemdir…
Bu eylemi istikrarlı ve tutarlı bir şekilde sürdüren , yorumlayan kişi mutlaka kişiliğini sarsılmaz temellerle koruyacaktır…
Elbette sadece beton grisi değildir kişilik , huylarına göre değişir rengi.Kimi alçak gönüllüdür kahverengi daha ağır basar , kimi mutludur sarı daha fazla görülür , kimi daha fazla huzur verebilir mavinin sonsuzluğunu hissettirir kiminin duygusallığı  ağır basar ve özelliklere göre bu cümle uzar gider.
Zengin kişilikler ,  elindeki renk çemberinin farkında olanlardır.Gerektiğinde uygun rengi göstermek üzere çevirirler ve nasıl gerekiyorsa öyle davranırlar ve kişi kendiyle baş başa olduğunda ortada durur genellikle… o beyazın renkler karmaşasında…
Hangi yöne gitmek istiyorsa gider , nasıl olmak istiyorsa olur yalnızken sınırı yoktur bu yolculuğun…
Bir de siyah renk vardır , bu kendisinin farkında olmayan insanları temsil eder.
Dünya karanlık görünür bu insanlara , kendisiyle asla baş başa kalamazlar ve siyah renk sürekli içlerine çeker bu kişileri…
Dünyayı yaşanılır kılmak için gözün arkasına kalbide eklemek gerekir…Herkes bakar , ama görebilmek için yüreğe de ihtiyaç vardır…
Nice özürsüzler vardır ki görme engellilerin gördüklerini göremez ve hissettiklerini hissedemezler…
Ve bu yazıyı okuyan yada okutanlara tavsiyem , etrafınızda kişiliğinin farkında olmayan insanlar var ise , o insanlara yardımcı olun , çünkü böylece renkleriniz daha da parlar ve canlanır…
Bol parlak renkli günlere…
Sefa Avcı

1 yorum:

sinemaniacfighter dedi ki...

güzel bir yazı olmuş tebrikler..bu aralar beni düşündüren bir konu bu vicdan, iç ses..sen de bu konuya değinmişsin.bir insanı bu renklere yönlendiren biraz da çevre aslında..doğduğumuz aile bile bu konuda çok önemli..hani seçemediğimiz kaderimiz varya o bize bir renk seçiyor sonra kendi çizdiğimiz yolla bu rengi çeşitlendiriyoruz.ama bir insanın hep aynı renkte kalması bu dünyada imkansız.yeri geliyor birgün içerisinde bile çeşitli renkler seçiyoruz kendimize.en mutlu olduğumuz gün en mutsuz olduğumuz güne dönüşebiliyor bir haberle, bir olayla..işte o zamanda bize renk seçme fırastı bile vermiyor hayat..
yeni yazılarını bekleyeceğim okumak için :) aynen devam yazmaya.nacizane yorumumu yaptım..başarılar.